Çocuklu Evde Hayvan Beslemek

Çocuklar bir yerde okumaktan, görselden ya da birinin anlatımından ziyade model alma ile öğrenen canlılardır. Dokunarak, hissederek öğrenirler. Çocuklara hayvan sevgisi aşılamak için öncelikle bu duyguyu çocuklara yaşatmalıyız. Çocuklar bu anlarda kendilerine hayvanları daha yakın hissederler, nasıl davranmaları gerektiğini, nasıl temas etmeleri gerektiğini öğrenirler ve hayvan sevgisini bu şekilde geliştirebilirler.
Evde hayvan beslemenin çocuklara sağladığı katkılar nelerdir?
Ev içerisinde özellikle temas edilebilecek, dokunulabilecek hayvan beslemek kedi, köpek gibi çocuklara koşulsuz sevgiyi öğretir. Bu evcil hayvanların sevmek ve sevilmek için şartları yoktur, sizi her koşulda karşılıksız severler. Keyifsiz olduğunuzda hisseder ve yanınıza gelirler. Siz o an içerisinde onu sevmek istemeseniz bile onlar yanınıza gelip sizi sevmek ister.
Evde hayvan besleyen çocuklar daha özgüvenli olurlar, sorumluluk almayı öğrenirler. Çocuğunuz üzgün olsa da mutlu olsa da hayal kırıklığına uğramış olsa da ona ihtiyacı olan birine yardım etmeyi öğrenir bu koşullarda bile onun ihtiyaçlarını karşılamayı öğrenir, bu da onda ben merkezci bir düşünce yapısı yerine empati duygusunu yani sosyal-merkezli bir düşünce yapısını geliştirir. Sosyal zeka gelişiminde en önemli becerilerden biri empati kurabilme becerisidir ve bu beceriyi evde bir hayvan besleyerek çocuklarınız için büyük katkı sağlamış olursunuz. Hayvanların ihtiyacını anlayabilen çocuklar insanlara karşı da empatik yaklaşma konusunda daha başarılı olurlar, daha anlayışlı olurlar.
Aynı zamanda çocuklar bir köpeği, kediyi beslediklerinde faydalı bir harekette bulundukları için iyi hissedeceklerdir. Bu durumun çocuğun sosyal uyumuna, adaptasyonuna ve duygusal gelişimine katkısı yüksektir.
Çocuklar kendi kararlarını kendi verebilmeyi ve kendi davranışlarının sorumluluğunu almayı öğrenirler. Evdeki kedi-köpek onlar için dosttur, beraber oyun oynayabilecekleri canlılardır, çocuklar bir şekilde hayattaki bazı rollere hazırlanmış olurlar. Hayvanlar, çocukların hayal gücünü geliştirmesine ve sosyalleşmesine yardımcı olurlar. Hayatın içindeki kaçınılmaz gerçeklerle de tanışmış olurlar. Örneğin, ölüm duygusuyla baş etmeyi öğrenirler. Evdeki hayvanı öldüğünde çocuk bu kayıpla nasıl baş etmesi gerektiğini de öğrenecektir. Sevdiği birini kaybetmenin duygusunu tadacak ve gelişimini olumlu yönde etkileyecektir.
Evde aile içinde ortak bir ilgi alanı olacaktır. Aile işbirliği içinde olacak ve bu da ailenin dinamiği için sağlıklı olacaktır.
Peki çocuklar hayvanlardan neden korkarlar?
Biz insanlar korku duygusuyla doğmayız. Korkuyu ve kaygıyı ebeveynlerimizden ve yaşantısal olaylardan öğreniriz . Örneğin, bir anne köpekten ya da kediden korkuyorsa çocuk da bu canlıyı korkulması gereken bir şey olarak görür ve bunu öğrenir ama bir anne yolda geçen kedi ya da köpeği sever ise çocuğu da korkmaz ve sever. Anlamları biz yükleriz. Korkular ve kaygılar bulaşıcıdır.
Aşıları yapılmış hayvan dostlarımız,hijyenik koşullarda olduğu sürece çocuğunuza zarar vermez. Kendi korkularımızı çocuğa aktarmak yerine destek olmalı ve bu duyguyu yaygınlaştırmalıyız.
Dikkat edilmesi gereken: sorumluluk paylaşımı çocuğun yaşına göre uygun şekilde yapılmalıdır. Hem ebeveynler hem de çocuk evdeki bu küçük dostları için gereken sorumlulukları almalıdırlar. Unutmamalıyız ki sevgi sevgiyi doğurur.
Yazar: İlayda Sanbay, Uzman Klinik Psikolog
Instagram: @pskilaydasanbay
